Osho’ya göre Kozmos bütünüyle bir bedendir. İçindeki her şey birbirini etkiler, hiçbir şey tek başına durmaz ve her şey birbirine bağlıdır. Yani bir yıldız, bir gezegen ve Güneş bizden ne kadar uzakta olursa olsun, değiştiğinde kalp atışlarımız da değişir.

Paracelsus bir iddia ortaya attı “İnsan ancak kendisi ile yıldızlar arasındaki uyumlu ilişki doğduğunda sağlıklı olabilir ve aynı şekilde bu uyumlu ilişki bozulduğunda ise hastalanır.”

Başka bir iddia ise Paracelsus’tan yıllar önce Pythagoras tarafından “gezegen uyumu ilkesi” ile açıklanmıştı. Pisagor, her yıldızın, her gezegenin ve her uydunun hareketleri ile benzersiz bir titreşim yaydığına inanıyordu. Pisagor bu ilkeyi Yunanistan’da ilan ettiğinde, Mısır ve Hindistan’a yaptığı bir seyahatten yeni dönmüştü. Gezisinde Hindistan, Buda ve Mahavir‘in fikirlerine yoğun bir şekilde dalmıştı.

Yıldızların her hareketi bir titreşim yayar ve her yıldızın kendi bireysel hareketi vardır. Yıldızların tüm titreşimleri, evrenin uyumu adını verdiği müzikal bir uyum oluşturur.

Doğduğunuzda, yıldızların o saatte akort etmesiyle oluşan melodi, zihninize en taze, en sade ve en hassas haliyle, yani doğumdaki haliyle kazınır. Hayatınız boyunca bu, iyi bir sağlığa veya kötü bir sağlığa neden olacaktır. Doğduğunuz anda var olan orijinal müzik uyumu ile uyum içinde yaşadığınızda sağlıklısınız demektir. Ve ne zaman bu temel müzikal uyumunuz bozulsa, hasta oluyorsunuz.

Çılgın Doktor Paracelsus Kimdir?

Paracelsus Doğum 1493, Zürih Ölüm 1541, Salzburg

Paracelsus İsviçreli doktor ve kimyagerdir.16. yüzyılın belki de en önemli bilim insanlarından biridir. Her ne kadar günümüzün modern tıbbında reddedilen astrolojik teknikleri ve bitki bilimini uyguluyor ve savunuyor olsa da Modern tıbbın kurucularından biridir.

Babası da Doktordur ve ilk bilgileri ondan öğrenmiştir. Babası ile doğada vakit geçirdikleri çocukluk döneminde özellikle bitkiler ile ilgili çok şey öğrenmiştir. Daha sonra üniversiteye gitmiş ama üniversitede öğrendiği bilgiler onu tatmin etmemiştir. Yaşamı boyunca birçok araştırma yapmış, birçok yerde yaşamıştır.

Paracelsus, zamanının tedavi yöntemlerine karşı çıkıyordu. Oldukça muhalif bir doktordu. Otoriterler onu aykırı ve çılgın tavırlarıyla benimsemekte zorluk çektiler.  Çılgınlıkları boşuna değildi. Yaşadığı zamanın yani geleneksel tıbbın artık eskidiğini ve yenilenmesi gerektiğini vurguluyor ve bu yönde çılgın tepkiler veriyordu.  Akademik olan her şeye meydan okuyor ve sürekli olarak yaptığı araştırmalarla ve kendine özgü şifacılık tarzıyla dikkat çekiyordu.

Ona çılgın demenin abartılı olduğunu düşünebilirsiniz. Paracelsus bir gün öğrencilerinin yakmış olduğu geleneksel ateşte İbn-i SinaHipokrates ve Galen gibi otoritelerin kitaplarını yakması ile ünlüdür. Eski tıbba son vermek isteğinin ve motivasyonunun oldukça yüksek olması onu çılgınca davranmaya itiyor ve kendisi de bundan asla çekinmiyor, korkmuyordu.

Elbette Paracelsus bu hareketiyle büyük bir tepki gördü ve hiçbir yerde uzun süre kalamayarak kent kent dolaştı. 

Paracelsus bir hekimin bitkileri çok iyi tanıması ve bilmesi gerektiğini de savunuyordu.

Paracelsus’un Astroloji ile Tedavi Yöntemi

Hekim Paracelsus çok önemli işler yaptı. Hastalarının Astrolojik doğum haritasını görmeden hiçbirisine ilaç yazmazdı. Önce hastanın doğum haritasını inceler kundalinisini hesaplar ondan sonra tedavi ederdi. Paracelsus şöyle diyordu; “Bu hastanın doğduğu andaki yıldızların konumunu bilmeden, onun iç ahenginin notalarını bilmem mümkün değil. Ve ben onun iç ahenginin düzenini bilmezsem, bu adamı nasıl sağlıklı yapabilirim?”. Paracelsus bu düşüncesi ve tekniği ile diğer hekimlerin iyileştiremediği hastalıkları şaşırtıcı bir şekilde iyileştiriyordu.

Ama sağlıktan kastedilen neydi? Bunu anlamaya çalışmalıyız. Normalde, bir hekime sağlık nedir diye sorsak, yalnızca sağlığın hastalığın olmaması olduğunu söyler. Ancak bu olumsuz bir tanımdır. Ne yazık ki sağlığı hastalık terimleriyle tanımlıyoruz fakat sağlık olumlu bir şeydir, olumlu bir durumdur; hastalık ise negatiftir. Sağlık bizim doğamızdır, olması gereken durumdur; Hastalık ise doğaya bir saldırıdır. Bu yüzden sağlığı hastalık terimleriyle tanımlamamız çok yanlıştır. Sağlık bizimle bir aradadır; hastalık ise ara sıra gelir. Sağlık doğumda bize eşlik eder; hastalık ise yüzeysel bir olgudur. Ama bir hekime sağlığın tanımını sorsak, sağlığın ancak hastalık olmadığında var olduğunu söyleyebilir.

Paracelsus, işte bu yorumların yanlış olduğunu söylerdi, ona göre de sağlık kavramının olumlu bir şekilde tanımlanması gerekirdi.

Paracelsus, şöyle der “İç uyumunuzun durumu bilinene kadar, en iyi ihtimalle yalnızca hastalığınızdan kurtulabilirsiniz, çünkü iç uyumunuz sağlığınızın kaynağıdır. Ama bir hastalıktan kurtulduğunuzda hemen bir başkasına yakalanacaksınız çünkü içsel uyumunuzla ilgili hiçbir şey yapılmadı. İç uyumunuz desteklenmeli.”

Paracelsus’tan bu yana beş yüz yıl geçti ve keşifleri unutulmaya yüz tuttu. Ama şimdi, son yıllarda astroloji yeniden ortaya çıktı.

Evrenin bir bütün olduğu kanıtlandı.

1950’de kozmik kimya adı verilen yeni bir bilim doğdu. Bu bilimin yaratıcısı, yüzyılın en önemli adamlarından biri olan Georgi Giardi’dir. Laboratuvardaki sayısız deneyden sonra, bu adam bilimsel olarak tüm evrenin organik bir birlik olduğunu, tüm evrenin tek bir beden olduğunu kanıtladı. Parmağım yaralanırsa tüm vücudum etkilenir. Vücut, hiçbir uzuvun ayrı olmadığı, hepsinin bir arada olduğu anlamına gelir. Gözüm ağrıyorsa ayak başparmağım da o ağrıyı yaşıyor. Ayağım incinse mesaj kalbe ulaşır. Zihnim hasta olursa, tüm vücudum rahatsız olur. Eğer tüm bedenim yok olursa, o zaman zihnimin bir yer bulması zor olacaktır. Vücut organik bir birliktir: tek bir parçaya dokunduğunuzda tüm vücut titreşir; tüm parçalar etkilenir.

Kozmik kimya, tüm kozmosun bir beden olduğunu söyler.

KAYNAKLAR: https://www.astrologycom.com

https://tr.wikipedia.org/wiki/Paracelsus